kapat

Amine Gökbaş’ın Kaleminden Fularlı Yazılar #2 “Tezhip Sanatı: Geçmişten Günümüze Zarif Bir Yolculuk”


Tezhip Nedir?

Tezhip, Arapça kökenli bir kelime olup “altınlamak, yaldızlamak” anlamına gelir. Türk İslam sanatları arasında önemli bir yere sahip olan tezhip el yazması kitapların, levhaların, çeşitli belgelerin süslenmesi amacıyla kullanılan zarif bir sanattır. Geleneksel olarak altın varak ve doğal boyalarla yapılan tezhip, zengin desenler ve motiflerle bezenmiş kompozisyonlarıyla dikkat çeker.

Tezhip, temel olarak “tığ” adı verilen kenar süslemeleri, “zencerek” adı verilen zincir gibi devam eden motifler, “serlevha” olarak bilinen sayfa süslemeleri ve köşe motifleri gibi çeşitli bölümlerden oluşur. Geleneksel tezhip sanatında, desenler genellikle doğayı stilize eden bitkisel motiflerden, geometrik şekillerden ve İslam sanatında sıkça kullanılan hat sanatının görsel estetiğinden ilham alır.

Tezhip sanatında genellikle altın varak, gümüş ve doğal pigmentler kullanılır. Doğal boyalar, bitkisel kaynaklardan veya mineral kökenli maddelerden elde edilir ve bu da tezhip eserlerine sıcak ve derin renk tonları kazandırır. Sanatçılar, desenleri oluştururken ince fırçalar ve özel teknikler kullanarak detayları dikkatlice işlerler. Ayrıca, bazı eserlerde çeşitli dokular ve katmanlar oluşturmak için farklı yöntemler uygulanır.

Fatma Rikkat KUNT (Tezhip)

Tezhip Sanatının Tarihçesi

Tezhip sanatı, Orta Asya’da İslam’ın yayılmasıyla gelişmeye başlamış ve 9. yüzyıldan itibaren İslam coğrafyasında yaygın olarak kullanılmıştır. Tezhip, özellikle Abbasi, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde zirveye ulaşmış bir süsleme sanatı olarak dikkat çeker. Osmanlı dönemi tezhip sanatçıları, özellikle 15. yüzyıldan itibaren bu sanatı üst seviyelere taşıyarak kendilerine özgü bir tarz geliştirmişlerdir. Fatih Sultan Mehmet döneminde İstanbul’da kurulan Nakkaşhane (saray atölyesi) tezhip sanatının en önemli merkezlerinden biri haline gelmiştir. Bu atölyede, önde gelen sanatçılardan Babanakkaş, Şahkulu, Kara Memi ve Ali Üsküdari gibi isimler, çeşitli tezhip eserleri yaratmış ve Osmanlı tezhip sanatına damga vurmuşlardır.

Babanakkaş, Osmanlı sarayında çalışan önemli sanatçılardan biridir. Onun döneminde tezhip sanatı oldukça gelişmiş ve zenginleşmiştir. Fatih Sultan Mehmet döneminde çalışan Babanakkaş, doğu ve batı üsluplarını birleştirerek Osmanlı’ya özgü bir tarz geliştirmiştir.

Şahkulu, Kanuni Sultan Süleyman döneminin önemli sanatçılarından biri olarak bilinir. Şahkulu’nun üslubu daha özgün ve yaratıcı olarak tanınır. Şahkulu’nun eserlerinde daha canlı renkler, farklı desenler ve kendine has kompozisyonlar dikkat çeker. Sarayın nakkaşhanesinde ürettiği eserlerle Osmanlı tezhip sanatına büyük katkılar sağlamıştır.

Fatma Rikkat KUNT (Tezhip)

Kemal BATANAY (Hat)

Türkiye’de Tezhip Sanatı

Tezhip sanatı, Türkiye’deki köklü geçmişi ve modern uygulamalarıyla zengin bir mirasa sahiptir. Osmanlı döneminden günümüze kadar devam eden bu zarif sanat dalı, hem kültürel hem de estetik değerleriyle önemli bir gelenektir. Tezhip sanatının korunması ve yaşatılması, bu mirasın gelecek kuşaklara aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır.

Cumhuriyet döneminde Osmanlı’dan miras alınan bu sanat, 20. yüzyılın ortalarında modern atölyelerde yeniden canlanmıştır. Türkiye’de tezhip sanatı, bugün Güzel Sanatlar Fakülteleri’nde ve özel atölyelerde öğretilmeye devam etmektedir.

Tezhip sanatının Türkiye’deki önde gelen temsilcilerinden bazıları Fatma Rikkat Kunt, Muhsin Demironat, Gülbün Mesara, F. İnci Ayan Birol, Çiçek Derman ve Ayten Tiryaki gibi isimlerdir. Özellikle Fatma Rikkat Kunt ve Muhsin Demironat gibi sanatçılar, modern tezhip sanatının gelişmesinde önemli rol oynamışlardır. Bugün birçok sanatçı, Osmanlı’dan günümüze kadar gelen bu sanatı yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için çalışmalarını sürdürmektedir.

F. İnci AYAN BİROL (Tezhip)

Mâcid AYRAL (Hat)

Sonuç

Tezhip sanatı, Türk İslam sanatlarının zarafetini ve estetik inceliğini yansıtan nadide bir sanattır. Tarihsel süreç içerisinde Abbasi, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu’nda gelişerek olgunlaşmış olan tezhip, günümüzde de sanatsal mirasımızın önemli bir parçası olarak yaşatılmaktadır. Özellikle Türkiye’de bu sanata duyulan ilgi, bu kadim sanatın geleceğe taşınmasında önemli bir etken olmuştur. Tezhip, sadece bir süsleme sanatı değil aynı zamanda sanatçının duygularını ve estetik anlayışını yansıtması için bir araçtır. Her bir tezhip eseri, sanatçının kişisel tarzını ve kültürel kimliğini sergiler. Gelenekten modern zamana uzanan bu ışıklı yolculuk, tezhip sanatının zarif ve derin dünyasını keşfetmek isteyenler için eşsiz bir deneyim sunmaktadır.

Kara Memi

Muhibbi Divanı Tezhip Örnekleri

Yazar: Amine GÖKBAŞ


Başa Dön